428: Kız Kaçırmak Caiz mi?
Selamun aleykum hocam. Annesi babası Müslüman olmayan ama akrabalarında Müslümanların var olduğu Tevhid ehli bir kızın ailesi bu kızı özellikle muvahhidlere vermiyor ve Müslüman olmayanlara vermeye çalışıyorsa, akrabaları ise buna sessiz kalıyorsa bu kızı kaçırmak caiz midir?
Ve aleykumusselam ve rahmetullah. Hamd Allah’a mahsustur.
Muhterem kardeşim, İslam şeriatına göre kadınlarda asıl olan haramlıktır. Müslüman bir erkeğe mahremi olmayan, yabancı Müslüman bir kadını helal kılan ancak İslam şeriatının beyan ettiği surette meydana gelmiş olan sahih nikâh akdidir. Bu mevzu çok önemli ve maalesef birçok Müslümanın çok ihmalkâr davrandığı bir konudur. Hem kendi zatında çok önemli ve hassas bir konudur ve hem de beraberliğin sebebiyle meydana gelen hukuklar açısından çok vahimdir. İmam Ebu Davud (rahimehullah)’ın Cabir (radıyallahu anhu)’dan tahriç ettiği uzun hadiste Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyuruyor:
اتَّقُوا اللَّهَ فِى النِّسَاءِ فَإِنَّكُمْ أَخَذْتُمُوهُنَّ بِأَمَانَةِ اللَّهِ وَاسْتَحْلَلْتُمْ فُرُوجَهُنَّ بِكَلِمَةِ اللَّهِ
“Kadınlar hakkında Allah’tan korkun. Zira siz onları Allah’ın emaneti olarak aldınız ve onlar size Allah’ın kelimesiyle (emriyle) helal oldu.”
Müslüman kadını Müslüman erkeğe helal kılan sadece Allah (celle ve âlâ)’nın emridir. Dolayısıyla iki cinsin beraberliği baştan sona kadar tamamıyla Alla (azze ve celle)’nin emirlerine uygun olma mecburiyetindedir. Bu bağlamda yapılan her muhalefet; kadının sahibi olan, onu sana helal kılmak için şartlar emretmiş olan, asıl hak sahibi olan Allah (azze ve celle)’ye dir. O, emanet vermiş olduğunun haklarını sormaktan asla aciz değildir. Emanetine ihanet edildiği takdirde şüphesiz hesabını soracaktır.
Bunun için, Müslüman erkekler ve Müslüman kadınlar bu hususta fevkalade dikkatli olmaları gerekir. Nefislerine, fasit çevrelerine ve şeytanın telkinlerine uymamalılar. Aksi takdirde dünya ve ahiretlerini büyük bir tehlikeye atabilirler.
Özellikle bu ve buna benzer insanın ırzını, malını veya canını helal kılacak olan meselelerde umumatlardan, genel ifadelerden imtina etmek lazımdır. Bilakis sual edilen kişilerin muayyen halleri beyan edilmesi gerekir. Sonra muayyen kişilere ve onlarla alakalı hükümlere fetva verecek olan ilim ehli, şahısların halini ve vakıanın hakikatini tahkik etmesi gerekir. Ancak bundan sonra fetva vermesi caiz olur.
Binaen aleyh, muhterem kardeşim, senin yapman gereken benzeri ilim ehlinin ilmine itibar ettiği ve yüz yüze görüşebileceğin bir ilim ehline vaziyeti ayrıntılarıyla anlatmandır. Ve sonra Allah (azze ve celle)’nin rızasını aramandır. Allah’u Alem.