504: Mürcielerin Hükmü
Esselemu aleykum va rahmetullahi va berakatuhu değerli hocalarım. Öncelikle Rabbim azze celle sizin gibi muvahhid hocalardan razı olsun ve ilminize bereket versin. Allah hepinizi korusun. Sorum Musa hocaya (Allah onu korusun). Hocam Azerbeycandan yazıyorum. Burada mürcieler çok fazla yayıldı. Bu mürcielerin ilim ehli olanları tağutun askerliğine gitmeyi caiz görüyorlar, tağuti sistem uğrunda ölenlere şehid diyorlar. İnsanları bir nevi tağut kavramından uzaklaştırıyorlar. Bu tür mürcieler tekfir olunur mu? Bu tür ilim ehli mürcieleri tekfir eden, ancak cahil ilim ehli olmayan mürcieleri tekfir etmeyen kardeşler var. Bu tür mürcieleri tekfir ettikleri için bu kardeşlere tekfirci demek olur mu? Son olarak mürcielerin hangileri tekfir olunur? Allah razı olsun hocam.
Aleykum selam verahmatullahi veberekatuhu.
Rabbim sizdende razı olsun ve dalalete düşmekten korusun.
Bismillah. Hamd alemlerin Rabbi olan Allah’a, salat ve selam efendimize, ehli beytine, ashabına ve yoluna tabi olan müminlere olsun.
Rabbim sizleride korusun, hak yolda ayaklarınıza sebat versin.
Muhterem kardeşim; Haricilik büyük bir sapma olduğu gibi mürcielikte büyük bir sapmadır. Hatta mürcieliğin yolunun sonlarında şirke ve küfre saplanma olasılığı daha fazla olduğundan, bu görüş haricilikten daha tehlikelidir. Rabbim cümlemizi hak ehlinden kılsın ve ayaklarımıza bu yolda sebat versin.
İslam’dan yüz çevirmiş, laikliği kendilerine esas almış tağuti sistemlere askerlik yapmak insanı küfre sokan bir ameldir. Çünkü tağuti sistem güvenliğini, gücünü ve bekasını emniyet unsurlarından alır.
Tağuti devletlerde askerliğe gitmenin caiz olduğunu savunan ilim ehli kimseleri iki sınıfta toplayabiliriz. Aslen tağuti sistemleri meşru görmeyen, küfür şirk ve islama muhalefetlerini kabul etmeyen, bu sistemleri red etmekle beraber ikrah ve tevil konularına binaen askerliğe bazı şartlarla gitmeye fetva veren âlimler.
İkincisi; Bu tağuti sistemleri doğru gören, onları meşru sayan ve küfürlerini inkar etmeyen âlimler. Bunlar askerliğe gitmenin caiz olduğunu söylerler ve bu uğurda ölen askerlere şehid derler. Bu ikinci sınıf taife bu tutum ve fetvalarıyla küfre girerler. Çünkü şehadet kelimesinin en önemli şartlarından biri tağutu inkar etmektir.
Birinci sınıf âlimleri direk küfre nispet etmek doğru değildir. Onları bu fetvaya iten sebepleri anlamak, onları hata yaptıkları konularda aydınlatmak ve doğru hücceti ulaştırmak gerekmektedir.
Muhterem kardeşim, bir müslümanı bazı amel ve söylemlerinden dolayı tekfir etmek ilim, ehliyet ve takva gerektiren hassas konulardan olduğu için muayyen kişilerin hükmünü ilim ehline bırakmamız gerekmektedir. İlmi olmayan kardeşlerin bu konulara dalmaları, kendi aralarında münakaşa etmeleri doğru değildir. Çünkü ilim olmadığı için genelde bu münakaşaların sonunda şu netice ortaya çıkar: Birbirini tekfir eden iki grup yahut birbirine tekfirci veya mürcie diyen iki sınıf. Sizlere tavsiyem tekfir konularında dikkatli olunuz. Muayyen kişiler hakkında hüküm verirken ilim ehlinden yardım isteyiniz. Bilmediğiniz konularda hüküm indirmeyiniz. İmanınızı muhafaza etme konusunda çaba harcayınız ve sahih ilim öğrenecek yollara müracaat ediniz.
Mürcilerin tekfiri konusu çok tafsilatlı bir konudur. Mürcilerin kısımları çoktur. Mürcielerin aşırı olanları hüccet ikamesinden sonra görüşlerinden dönmeyenleri selefimiz tekfir etmişlerdir. Bu konunun iyi anlaşılması için itikatta kaynak kitaplara müracaat etmek gerekmektedir. Allah’u Teâlâ en doğrusunu bilendir. Rabbim yar ve yardımcınız olsun. Sıratı müstakimden ayırmasın.