374: Tağuti Sistemde Çalışmak
-A A+A

374: Tağuti Sistemde Çalışmak

SORU

Selamun aleykum, ben cezaevinde sağlık memuru olarak çalışıyorum. Yaptığım iş bir Müslümanın haram olmadığı müddetçe çalışabileceği bir iş, ancak cezaevi olması bu işi yapmama engel mi? İşe girerken danıştım ve bir beisin olmadığı söylendi, ama benim kalbim pek rahat etmiyor bu konuda. Çıkmayı düşünüyorum işten, ama içerde bazı kardeşlerin olması beni işi bırakmaktan alıkoyuyor. Doğru olan bırakmam mı yoksa devam etmem mi? Allah hepimizden razı olsun.

CEVAP

Allah-u Teâlâ’nın kanunlarını bir tarafa atmış, Allah ve Rasûlüne savaş açmış, Laiklik ve demokrasi dini üzere kurulmuş, kanunlarını batıdan almış, Müslümanları hapishanelerde zelil eden ve ailelerine eziyet eden bu Tağuti sistemde ne olursa olsun görev almak, onların yanında çalışmak, onlara zerre kadar dahi olsa maddi ve manevi destek vermek caiz değildir.

Tağut’un yanında yapılan göreve ve iş çeşidine göre küfür, haram ve mekruh boyutu kazanır. Tağutî sistemin meşrulaştırılması, yönetimi, korunması vs. işleri küfürdür. Mesela yönetici kadrodan olma, milletvekili olma, hâkim, savcı, polis, asker, istihbarat elemanı olmak gibi. Bu sistemin tekel, vergi toplama, banka kuruluşları vs. gibi alanlarında çalışmak haramdır. Bu sistemde temizlikçi olmak, çöpçü olmak vs. alanlarda çalışmakta mekruhtur.

Bu sistemin işine girerken, çalışırken belki küfür, haram ve mekruhlar da işlettirilebilir. Yapılan amele, şartlara ve manilere göre hüküm değişir. Örneğin çalışan kişiye sakal kesme mecburiyeti varsa iş mekruh dahi olsa harama dönüşür. Çünkü zaruri hal olmadığı müddetçe sakal kesmek haramdır.

Ulu’l-azim peygamberlerden olan Musa (aleyhisselam), günahkar mücrimlere destekçi olmanın Allah’ın nimetlerine karşı nankörlük olacağını bizlere şu sözüyle işaret ediyor:

“Dedi ki: "Rabbim, bana verdiğin nimetler adına, artık suçlu günahkarlara destekçi olmayacağım." (Kasas, 17)

Selefimizin büyük alim ve önderleri bırak kafir sultanlara, zalim sultanlara zulme iştirak olma korkusuyla kalem bile uzatmamışlardır.

Tavsiyem, ceylanın kaplandan kaçtığı gibi bu tağuti müesseseden sende kaç. Hele hele Müslümanlara ve ailelerine eziyet eden bu zalim cezaevi kurumundan uzaklaş. Çünkü Allah-u Teâlâ birgün bu küfür üzere kurulmuş nizamı, Karun’u batırdığı gibi yerin dibine batırırsa sende aralarında olma.

Allah’u Teâlâ bütün müslüman kardeş ve bacılarımızı Tağutun cezaevlerinden kurtarsın. Cezaevlerini onlara fitne sebebi kılmasın.

Allah’a hamd ve Rasûlü Muhammed’e salât ve selam olsun. Davamızın sonu âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd etmektir.

29 Ağu, 2017 Musa Ebu Cafer
Etiketler: Tağut, Memur