Bir Yiğidin Ardından
Bugün iki yiğit daha uğurladık ebediyet yoluna
Gözlerimiz dolu, kalplerimize düşen yaşla
İki savaşçının kanıyla sulandı mübarek topraklar
Mübarek ayın ilk gününde düşen acı yağmurla
Ebu Abdurrahman ve Ebu Bekir… Sadık iki fedai
İslam’ın cubesinde bekleyen iki mermi
Ebu Bekir, sessiz, yüzünde her daim kalbinin gülmesi
Rabbine kavuşmaya hazırlarken kendini
Öpüverdi onu çok arzuladığı dilberi
Ve Ebu Abdurrahman… Yol arkadaşım, can arkadaşım
Sonunda güldü yüzüne ısrarla ardından koştuğun
Seni kaybetmek ne ağır oldu, kalbim hüzünle doldu
Ama göğsüm bir o kadar mutluluk ve gururla da coştu
Çünkü bu fakirin senin gibi bir arkadaşı oldu
Ne mutlu sana sözünün eri oldun
Bir lahza dahi tereddüt etmedin
Ve işte sonunda içtin o tatlı şerbeti
Hayırlı sonu müjdeleyen o şehadeti
Orucunu bu şerbetle açmak ne büyük bir nimet
Rahman’ın sofrasında şad olanlara yakışan bir saadet
Var git bakma ardına
Rabbim bana da lütfetsin nasip ettiğini sana
Buluşmak üzere dostum
Bu yolu yürüyen herkesin varacağı selâmetgâhda